29 Aralık 2013

2014 yılına girerken TA'daki amatörlük



TA’daki yani Türkiye Cumhuriyeti’ndeki tüm RADYO AMATÖRÜ arkadaşlarıma...
TA'daki yani Türkiye Cumhuriyeti'ndeki tüm RADYO AMATÖRÜ arkadaşlar, eline en ufak fırsat geçtiğinde her zaman büyük harikalar yaratır… Röleler kurar, fuarlar düzenler, DX çalışmaları yapar ve vesaire vesaire vesaire…
TA’daki yani Türkiye Cumhuriyeti’ndeki tüm RADYO AMATÖRÜ arkadaşlar, ellerindeki TELSİZ’leriyle ülkemizi dünyaya tanıtmaktan büyük şeref ve mutluluk duyar… Birinci vazifesidir bu zaten…
TA’daki yani Türkiye Cumhuriyeti’ndeki tüm RADYO AMATÖRÜ arkadaşlar, teknolojiyi dibine kadar kullanır… Hem de en MÜKEMMEL biçimde… Hem de hiçbir menfaat gözetmeksizin…
TA’daki yani Türkiye Cumhuriyeti’ndeki tüm RADYO AMATÖRÜ arkadaşlar, TELSİZ AMATÖRLÜĞÜ’nü sever ve en yakınlarına sevdirene kadar didinir, durur…
TA’daki yani Türkiye Cumhuriyeti’ndeki tüm RADYO AMATÖRÜ arkadaşlar, kurmuş oldukları telsiz istasyonları ile TÜM DÜNYA ile BİR AN’da irtibat kurar… (Bir AN’da ne demekse)
TA’daki yani Türkiye Cumhuriyeti’ndeki tüm RADYO AMATÖRÜ arkadaşlar, iyi ki şartlarınız elverdiğinde büyük özverilerle havaya çıkıp TÜRKİYE CUMHURİYETİ’nin varlığını ve bölünmez bütünlüğünü, ayrıca Atatürk’ün izinde olduğunuzu “PEACE AT HOME, PEACE IN THE WORLD” (Yurtta Sulh Cihanda Sulh) veçhiz sözü ile havaya her daim haykırıyorsunuz…
TA’daki yani Türkiye Cumhuriyeti’ndeki tüm RADYO AMATÖRÜ arkadaşlar, ülkenizde DİL ve ETNİK KÖKEN ve BÖLGE AYRIMCILIĞI yapmaksızın yeri geldiğinde güzel TÜRKÇE’nizle ve yeri geldiğinizde bildiğiniz en iyi yabancı DİL ile ülkenizi temsil ediyorsunuz…
TA’daki yani Türkiye Cumhuriyeti’ndeki tüm RADYO AMATÖRÜ arkadaşlar, iyi ki VAR’sınız… VAR’lığınız VARLIĞI'mı mutlu ediyor...
Bu vesile ile, ülkemdeki tüm TA yani TÜRKİYE CUMHURİYETİ’nde Amatör Telsizcilik Hobisi yapan tüm arkadaşlarımın yeni yılını kutluyorum…
de TA1BE/3 73 …

14 Ekim 2013

Tamara Anna mı, Trabzon Ankara'mı?

 



Günlerden bir gün bu yazının yazılmasına konu olan olay, sosyal medya yazışmalarında tartışma konusu olur...

Olay dedimse öyle vurdulu-kırdılı bir olay değildir... Sadece havadaki bir konuşma şekli üzerine sosyal medyada hararetli bir tartışma başlatılmıştır...

Nedir bu olay? Önce onu öğrenelim...

TA radyo amatörleri kendi aralarında 7092 de gelişi güzel şekilde birbirlerine "Tamara Anna" ile başlayan prefix işaretlerle hitap etmişlerdir. Bu konuşmayı izleyenler elbette bunu tartışma konusu yapacaktır. Neden Rus fonotik alfabesi kullanılıyor da, milli fonotik alfabe kullanılmıyor? diye sorgulamalar başlar...

İşte tam bu arada ben de bu yazıyı kaleme almışım...

Tamara Anna mı, Trabzon Ankara'mı?

Hadi konuya Rusya'dan girelim, Türkiye'den çıkalım...

Tatyana Anna, Tamara Anna .. Trabzon - Ankara ... 🙂

Sovyetler Birliği dağılmadan önce büyük güçtüler ve kendilerini birbirlerine ifade ederken kendi fonotik alfabeleriyle sesleniyorlardı... Hâlâ da bu alışkanlıklarını sürdürüyorlar, sürdürmekte ısrarlılar...
Rusların bu konuşma şeklinde "BİZ içimizde BİR'iz, BİR'likteyiz, GÜÇ'lüyüz"ü sanki başkalarına anlatmak isterler... QSO'larını dinlediğinizde bu uyumu anlayabilirsiniz...

Ha bazı uluslar vardır ki bunlar milliyetçiliklerini asla elden bırakmak istemezler... Örneğin Fransızlar... Fransız telsizciler yaptıkları QSO'larında genellikle Fransızca konuşmayı tercih ederler... Siz İngilizce konuşsanız bile, ısrarlı bir şekilde size Fransızca yanıt verirler ve insanı tirt ederler...

Dünyanın sayılı dillerinden olan İspanyolca da öyle... İspanyollar kendi aralarında QSO'ya başladıklarında araya bile giremezsiniz...

İtalyanlar ise fonotiklikleriyle ünlüdürler... Güzel konuşmayı severler ve diksiyonları akıcı, güzeldir... Şiirsel tarzda konuşurlar...

İngilizler ise Amerikanvari'likten çok sanki Lord'lar Kamara'sında ciddi bir konuyu anlatır gibi konuşurlar...

Neyse, yine gelelim bizim ülkemize ... Elbette bizim ülkemizin çeşitli kamu kuruluşlarının (3222 sayılı yasa öncesi) kendi çevrimlerinde de milli fonotik alfabe kullanılıyordu... (Askeri, Orman, vs.. vs..) Askeri'yenin de içinde (Deniz - Kara - Hava) bambaşka fonotiği vardır... Hâlâ da zaman zaman ulusal çevrimlerinde sıklıkla kullanılır...

3222'den sonra biliyorsunuz ilk olarak Citizien Band serbest bırakıldığında da milli fonotik alfabeyle kullanılması zorunluluğu vardı... (Tabii ki hiçkimse bunu kullanmadı, kullanmasını bilmedi, bilinçsizce kullanıldı yahut... Vs..)

Elbette kendi içimizde yaptığımız QSO'larda milli fonotik alfabe kullanılabilinir... Bunda hiçbir mahsur yoktur... Hatta güzel bile olur kanısındayım...

Yurtdışı QSO'larında da uluslararası fonotik alfabeyle konuşma zorunluluğu zaten vardır !!! Şayet bu fonotikle konuşmaz isen adam seni hiç anlamaz... (Ancak dediğim gibi diğer ülkeleri alıştırmaya bağlı her şey... Gün gelir, onlar da bizi dinleye dinleye Tango'nun Trabzon, Alfa'nın Ankara olduğunu anlarlar (mı acaba?) ...)

Bu bir anlayış, izam ve nizam şeklidir... Uygulamayla gerçekleştirilebilecek bir şeydir... Zaman gerekir... Sabır gerekir, vs.. vs.. vs...

Herkese yetmişüç

Trabzon Ankara Bir Balıkesir Edirne kesme Dört


29 Eylül 2013

Morse Code Şarapları

 



Morse Code şarapları ... 
Bir tek'i manipleyi hızlandırır,
İkinci tek'ten sonra DX'leri hızlandırır...
Üçüncüsünden sonra ..... da di da dit da da di da ... Bırakmam öpjem de öpjem abü ... 😃 😃


22 Ağustos 2013

JY1 Kral Hüseyin ve eski TA istasyonları ...

 








1983 öncesi ülkemizde 3222 sayılı yasa yürürlükte iken telsizle konuşanlara "ajanmı lan bunlar?" diye düşünenlere inatla kaçak-göçek dövüşüp ülkemizi temsil edip devrim üzerine devrim yaratan ebediyete göçen ya da aramızda bulunan büyüklerimize ithaf olunur yukarıdaki bu fotoğraflar...

Fotoğraftaki kişi bir ülkenin koskoca kralı... JY1 Kral Hüseyin'den bahsediyorum...
 
3222 sayılı yasa varken TA'da korsan da olsa havaya çıkan büyüklerimiz... Sizler iyi ki VAR'dınız, iyi ki HİÇ yılmadınız... İyi ki, yakalanma endişesiyle kanlarınız sürekli adrenalin salgılarken bile yine HAVA'daydınız... TA'yı havada iyi ki temsil ettiniz...

SİZ'lerin sayesinde eller bir zaman giderken AY'a, bizler artık kalmamıştık YAYA ... Çünki sizler HAVA'da aktiftiniz...

Sizler sayesinde TA'daki VAR'lığımızı duyuruyorduk tüm DÜNYA'ya...

JY1 Kral Hüseyin'le konuşan tüm TA 'lara da bu arada selam olsun ... 

Kral Hüseyin ile görüşenlerden (hayatta kalan) ÇOK'calarını bilirim, mütevazidirler, alçakgönüllülerdir, tevazu sahibi kişilerdir, kendilerini hiç mi hiç belli etmezler...

Kral olarak havada aktif olsan bile, amatörsündür... Kral sana havada "Dear OM" der. Yani "Sevgili eski dostum"... "My Friend: Arkadaşım" der... Çünki aynı hobiye sahipsindir... Kral olman diğerlerinden üstün olman anlamına gelmez... Sen yine de kendisine "Majesteleri" diye hitap ettiğin halde. O mütevazi kişiliğiyle "Dear" sözcüğünü ekleyiverir sözlerinin arasına...

3222 varken havada olan ve Türkiye'de radyo amatörlüğüne katkıda bulunmuş hayatta kalan değerli büyüklerime selam olsun... Ayrıca ebediyete göç etmiş değerli büyüklerime de rahmet olsun... 

de TA1BE/4 Ertan